Oregon kıyılarındaki fırtınalı bir gecede, Şerif Yardımcısı Brody, ıssız bir sahil yolunda ağır yaralı ve neredeyse tanınmaz halde bir adam bulur. Adam, Brody'nin çocukluk arkadaşı Dale'dir; kıyafetleri paramparça, bedeni yaralarla kaplı ve bakışları boşluğa dalmış. Dale, sadece birkaç kelime edebilir: "Denizden... getirdiler..." Bu gizemli olay, küçük sahil kasabasında paniği körükler. Dale'in yaralarının dehşet verici doğası ve söylediklerinin bulanıklığı, yerel halkın kafasında korkunç bir gerçeği şekillendirmeye başlar: Kasabaya yıllarca efsane olarak anılan, bir deniz canavarı değil, çok daha kötü bir şey saldırmıştır. Brody, gerçeği ortaya çıkarmaya çalıştıkça, Dale'in travmatik deneyimini anlamak için zamanla yarışır ve kasabayı kuşatan, insanüstü bir kötülüğün köklerini eski deniz mitleri ve karanlık sırlarla dolu unutulmuş bir geçmişte bulur.