Aziz Patrick Günü'nün neşesi, Cape Cod'un sisli bataklıklarında bir grup arkadaş için kanlı bir kabusa dönüşür. Eğlenmek için girdikleri tekinsiz sularda, bataklığın lanetli derinliklerinden yükselen, albino benzeri, doğaüstü varlıkların hedefi olurlar. Can havliyle kaçan gençler, zamanın ve unutulmuşluğun pençesindeki eski bir sahil evine sığınır. Ev, dış dünyanın dehşetinden bir anlık kaçış sunsa da, çok geçmeden kendi duvarları içinde de bir hapishaneye dönüştüğünü anlarlar. Dışarıda, insan avına çıkmış acımasız yaratıklar pusu kurarken, içeride ise grubun üyeleri arasında paranoya, şüphe ve kırılgan güven çatışmaya başlar. Yaralar sarılmaya çalışılırken, gençler hem dışarıdaki bilinmeyen tehditle hem de kendi içlerindeki şeytanlarla yüzleşmek zorunda kalır. Yeşilin kana bulandığı bu gecede, kurtuluş umutları tükenirken, Cape Cod bataklıklarının kadim dehşeti, hayatta kalmak için ne kadar ileri gidebileceklerini test edecektir. Bu ev, onların son sığınağı mı, yoksa kanlı bir mezarı mı olacaktır?